Asrın felaketinden kurtulan Minel Mescidi imamı Hidayet Parlak ve eşi, yaşadıklarını anlattı.
Enkaz altında kalan Parlak Ailesi, oğullarının telefonla araması sonucu hayatta kaldı.
Bu yıl İstanbul’a öğretmen olarak atanan komşuları ise 5 Şubat günü İstanbul’a geri dönecekti lakin hava kuralları nedeniyle uçuşu iptal olan öğretmen, annesi ile birlikte enkaz altında hayatını kaybetti.
“Allah bizi korudu”
Deprem anında neler yaşadıklarını anlatan Parlak, şu tabirleri kullandı:
Yatarken çatır çatır 3 sefer ses geldi. Hatuna dedim ve yıkıldı, enkazın altında kaldık. Alışılmış ki yazgı ve kaza var imanın kaidelerinden. Biz iman ettiğimiz için yazgıya ve kazaya Allah’ım bizi korudu ve bir boşluk bıraktı. Öbür tarafta benim oğlum vardı fakat o güç durumdaydı. Telefonla yakınlarımızı aradık. Hatunun iki ayağı baskı altında kalmıştı. Bir ayağını kurtardım ancak oburunu çıkaramadım. Lakin Allah’ıma inanıyordum.
“Ezan okuyup namaz kıldım”
Enkaz altında ezan okuyup teyemmümle abdest alarak sabah namazını kıldığını söyleyen Parlak, şunları söyledi:
Sabah namazı için telefonumun alarmını kurmuştum. Benim telefonum ezan okuyor. Telefonum ezan okuyunca ben de ezan okudum ve teyemmümle abdest aldım. Enkaz altında sabah namazını kıldım. Çıkacağımıza inanıyordum. Oğlum aradığı için yakınlarımız geldiler. Kendi imkanlarımızla 2 saat içerisinde eşimle bir arada biz çıktık ancak oğlumu 7 saatte çıkarabildik. O anda mahşer günü yaşanıyordu. Güya kıyamet günü üzereydi. Allah bir daha bizlere bu türlü bir olay yaşatmasın.
Oğlunun tedavisi için Çocuğu aldıktan sonra Kahramanmaraş’taki Tıp Fakültesine götürdük. Yoğunluktan hastalar dışarıda idi. Sıhhat gruplarından de Allah razı olsun çok uğraşıyorlar. Ayağı kırılmış dediler. Bir gece orada kaldıktan sonra Ankara’ya geldik zira çocuğun durumu berbattı. Ankara’da Etlik Kent Hastanesi’nde ağır bakıma aldılar ve orada tedavi gördük. Devletimizden, milletimizden, hastanede çalışan başhekimimizden ve Esra Hemşire başta olmak üzere bütün hemşirelerimizden Allah razı olsun. Sıhhat çalışanları bize çok hoş baktı. Oğlum da sıhhatine kavuştu.